Üreme Organlarındaki Değişiklikler

Gebelik ilerledikçe rahim, bebeğin gelişimini destekleyecek şekilde büyür. Bu dönemde yumurtlama durur. Ayrıca dış üreme organlarında kan akışının artmasına bağlı olarak varis oluşumuna yatkınlık da artar.

Kalp ve Damar Sistemi Üzerindeki Etkiler

Hamileliğin son aylarında büyüyen rahim, sırt üstü yatıldığında ana toplardamarlara baskı yaparak tansiyonun düşmesine neden olabilir. Bu durum, bebeğe giden kan miktarını azaltabilir. Bu nedenle anne adaylarına özellikle sol tarafa doğru yan yatmaları önerilir. Sol yana yatış, bebeğe daha fazla oksijen ulaşmasını sağlar.

Solunum Sistemindeki Değişimler

Gebelikte solunum hızı artabilir. Hormonel değişimlerin etkisiyle burun tıkanıklığı görülebilir. Rahmin diyaframa baskısı ise zaman zaman nefes almayı zorlaştırabilir.

Boşaltım Sistemi Değişiklikleri

Hamileliğin ilk ve son üç ayında sık idrara çıkma şikâyeti yaygındır. Büyüyen rahim, mesaneye baskı uygulayarak bu duruma sebep olur.

Sindirim Sistemindeki Değişiklikler

Gebelik hormonları, sindirim sistemi üzerinde doğrudan etkilidir. Diş eti hassasiyeti, şişlik ve kanama görülebilir. Mide asidinin yemek borusuna kaçmasıyla mide yanması ve reflü gelişebilir. Ayrıca bağırsak hareketleri yavaşladığı için kabızlık ve gaz problemleri de sık yaşanır.

Ciltteki Değişiklikler

Gebelikte cilt pigmentasyonu artar. Meme ucu ve çevresi, dış genital bölgeler koyulaşabilir. Karında, göbekten kasıklara doğru uzanan koyu renkli bir çizgi (linea nigra) oluşabilir. Yüzde ise halk arasında "gebelik maskesi" olarak bilinen lekelenmeler gelişebilir.

Meme Dokusunda Gelişmeler

Anne adaylarının memeleri, gebeliğin erken dönemlerinden itibaren hassaslaşır ve büyümeye başlar. Süt bezleri ve kanalları gelişir. 12. haftadan sonra bazı kadınlarda memeden süt benzeri sıvı gelebilir.

Gebelikte Gözlemlenen Psikolojik Değişiklikler

Gebelikte Meydana Gelen Fizyolojik ve Psikolojik Değişiklikler

İlk Trimester (1-3 Ay)

Gebeliğin ilk döneminde duygusal dalgalanmalar sık görülür. Halsizlik, mide bulantısı ve yorgunluk gibi şikâyetler gebelerde karışık duygulara yol açabilir. Bu dönemde anne adayında içsel çatışmalar oluşabilir ve zaman zaman bebeği suçlama eğilimi görülebilir.

İkinci Trimester (4-6 Ay)

Bu dönemde gebelik daha çok kabullenilir. Ancak duygusal hassasiyet artar. Anne adayı zaman zaman aşırı mutlu, bazen de sebepsiz öfkeli olabilir. Duygusal iniş çıkışlar sık yaşanır.

Üçüncü Trimester (7-9 Ay)

Gebeler bu dönemde bebeğiyle duygusal bağ kurmaya başlar. Günlük aktiviteler zorlaşır, doğuma dair merak ve heyecan artar. Aynı zamanda doğumla ilgili endişeler de gündeme gelebilir. Bu süreçte aile bireylerinin fiziksel ve duygusal desteği büyük önem taşır. Anne adayının doğum yapacağı sağlık kuruluşuna ve hekime güven duyması, kaygılarını azaltır.

Gebelikte Meydana Gelen Fizyolojik ve Psikolojik Değişiklikler

Psikolojik Sağlık Açısından Risk Taşıyan Durumlar

Aşağıdaki durumlarda anne adaylarının psikolojik destek alması önerilir:

  • Çok genç yaşta gebelik
  • Evlilik uyumsuzluğu
  • Aile içi şiddet veya problemler
  • Eş kaybı ya da eşten ayrı yaşama
  • Sosyal destek eksikliği
  • Maddi sıkıntılar
  • Plansız veya istenmeyen gebelik
  • Bebeğin cinsiyetine yönelik beklentiler
  • Tüp bebek gibi tedaviyle oluşan gebelikler
  • Gebelikle eş zamanlı sağlık sorunları
  • Daha önce düşük, ölü doğum gibi olumsuz gebelik hikâyeleri
  • Gebelik döneminde psikiyatrik rahatsızlık öyküsü

Yaygın Psikolojik Sorunlar

Gebelikte Depresyon

Depresyon, anne adayının kendini değersiz, mutsuz ve umutsuz hissettiği bir durumdur. Enerji kaybı, odaklanma güçlüğü, uyku bozuklukları gibi belirtilerle kendini gösterebilir. Bu durum hem annenin yaşam kalitesini düşürür hem de bebeğiyle kuracağı duygusal bağı olumsuz etkileyebilir. Belirtiler bir aydan uzun sürüyorsa profesyonel destek alınması gerekir.

Anksiyete Bozukluğu

Anksiyete, sürekli kaygı haliyle kendini gösterir. Gebe, bebeğin sağlığı konusunda aşırı endişe duyabilir, hekime sık başvurabilir, yalnız kalmaktan kaçınabilir. Bu durum zamanla yaşam kalitesini düşürerek uyku bozukluklarına, halsizliğe ve tükenmişliğe neden olabilir.

Kaynak Bağlantılar

SAĞLIĞIN GELİŞTİRİLMESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ